Doğalgaz Dergisi 86. Sayı (Nisan 2003)

arama, üretim ve boru hatları ile taşıma çalışmalarına etkin bir şekilde ağırlık verilecektir. Bu çerçevede, yurt içinde arama yatırımlarının arttırılması, risk payaşımı, bilgi teknolojisi ve yabancı sermayenin ülkemize transferi amacıyla ve daha geniş alanlarda arama faaliyetlerinde bulunmak üzere hidrokarbon keşfi yapılmamış basen ve havzaların yanı sıra denizlerde de faaliyetlerde bulunmak üzere yabancı petrol şirketleri ile "Ortak Petrol Arama" anlaşmaları yapmaktadır." Prof. Dr. Erdoğan Alkln'ln yönettiği birinci oturumda, TÜPRAŞ Genel Müdürü Hüsamettln Danış, ADER Başkanı Fikret Öztürk, Petrol Ofisi A.Ş. Genel Müdürü Ertuğrul Tuncer ve PÜIS Genel Başkanı Muhsin Alkan konuşmacı olarak yer aldı. (Bu oturumda yapılan sunumların geniş özetini Enerji ve Kojenerasyon Dünyası Dergimlz'de bulabilirsiniz) Yeni dönem politikaları arasında, Türkiye'nin tabii kaynaklarından bor, trona ve kömür konusunda da önemli çalışmalar yapı lmasının pl anlandığını belirten Güler, bu amaçla Bor Araştırma Enstitüsü'nün kurul acağını, yeni maden sahalarının araştırılması ve geliştirilmesiyle ilgili çal ışmal ara ağırlık verileceğini kaydetti. Enerji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Fikret Baran'ın yönettiği "Liberalleşen doğal gaz piyasası nı n geleceği ve tüketiciye etkileri" konulu oturumun konuşmacılarından İTÜ Petrol ve Doğal Gaz Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Satman, doğal gazın liberalleşmesinin, Türkiye'de yeni bir konu ve yeni bir enerji kaynağı olduğunu söyledi. "TPAO'nun geçmiş yıllarda doğal gaz arama çalışmalarını ve bulduğu doğal gazı tüketicilere satmasını görmezsek, doğal gaz genel anlamda yaklaşık 15 yıllık bir tarihçeye sahip. Bu 15 yıl içinde Türkiye'de çok önemli şeyler oldu. Hızlı bir gelişme k_aydedildi. Doğal gazın en hızlı geliştiği ülkeyi araştırırsanız, karşınıza büyük olasılıkla Türkiye çıkacaktır. 1987 yılında yaklaşık O metreküplük tüketimi olan Türkiye, bugün 20 milyar metreküp sınırına yaklaşmış durumdadır" diyen Prof. Dr. Satman, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Başlangıcı tamamen devlet kurumlarının idaresiyle başladı. Bugünlerde aktif liberalleşmeye geçme çalışmaları sürdürülüyor. Tabii ki libarelleşme kolay olmayacaktır. Henüz libarelleşme aşamasında olan bir doğal gaz sektörümüz var. TPAO Genel Müdür Vekili Mete Gürel'in başkanlığını üstlendiği "Türkiye'deki hidrokarbon arama ve üretim faaliyetleri, Yeni Petrol Yasa Tasarısının arama sektörü üzerindeki etkileri" konulu oturumda Sayer Şirketler Grubu Başkanı Oyman Sayer, Amlty 011 Türkiye Genel Direktörü Fatih Alpay ve Petrol Jeologları Derneği Başkanı Mesut Atalay, Türkiye'deki petrol faailetleriyle ilgili sunum gerçekleştirdiler. (Bu oturumda yapılan sunumların geniş özetini Enerji ve Kojenerasyon Dünyası Dergimiz'de bulabilirsiniz) --- 20 Nisan 2003 Sayı 86 Doğal Gaz, LPG & Fuel Oil Dergisi Liberalleşme dediğiniz zaman, üç değişik kullanımı var. Bir; liberalleşme, iki; regülasyon, üç; dekontrol ol arak geçiyor. Bunl ar libarelleşme aşamalarını yapmış olan ülkelerdeki kullanıma bağlı olarak geliştirilmiş tanımlar. Liberalleşmeyi tamaml anmış olan ülkelerde, enerji shoplar oluşturulmuş. Tüketiciler, ihtiyaçl arını buradan sağlıyorlar. Örneğin internet üzerinden, doğal gaz satışı yapan firmalar arasından, kendileri için uygun olan bir firmayı seçip, ihtiyaçl arını buradan temin ediyorl ar. Yani tüketicinin, tedarikçisini seçme imkanı var. Bir başka ülkede, tedarikçi firmalar, ortak bir boru hattını kull anarak tüketiciye ulaşıyorlar. Aynı boru hattını kullanan firmalar içinden birini seçerek tüketici ihtiyacını karşılıyor. Türkiye'nin de varması gereken nokta burasıdır. EPDK, piyasa yapısı üç kategoride olacaktır açıklamasında bulundu. Ülkemizin doğal gaz ithalatçısı konumunda bulunması nedeniyle doğal gaz temini kategorilerden biri. Diğeri temin edilen doğal gazın ticaretinin yapılması. Pazarlanan doğal gazın tüketimi aşaması da diğer bir kategori. Bu şekilde üç kategoride toplanarak, doğal gaz piyasası denetleme ve düzenleme işlemini yürütmeyi düşünüyorl ar. Liberalleşme kapsamında ne tür değişikliklerin gündeme geleceğine bakarsak, bunlardan biri -ki bana göre ana hedef de bu- BOTAŞ tekeli kırılıyor. İthal at ve toptan satış faaliyetlerini yeniden düzenleyecek, mevcut al ımsatım sözleşmeleri devredilecek. Bana �

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=