Doğalgaz Dergisi 65. Sayı (Kasım-Aralık 1999)

kullanımını teşvik eden ekonomik faktörlerin zorlayıcı etkisiyle, ülkede serbest gaz piyasası oluşmuştuı·. Caz tüketicileri, İngiltere'de olduğu gibi gazı hangi satıcıdan daha ekonomik satın alacağını görebiliyor ve ona göre gaz satıcısını seçebiliyor. Almanya da, tam liberalizasyonda biraz geriden Hollanda'yı izliyor. Ülkede mevcut, Ruhsgas, Tyssengas, Wintershall, Wingass gibi özel gaz şirketleri arasındaki rekabetle piyasada gaz fiyatları ayarlanabilmektedir. Fransa'da Gas de France, İtalya'da ENİ doğal gaz piyasasının hala tekelci firmalarıdır ve "Gas directive"e rağmen, tekelciliği kaybetmeme mücadelesi ni hala sürdürmektedir. Ancak Avrupa Birliği içindeki tüm üye ülkelerin, tekelciliği kaldırarak tam liberalizasyona gitmeleri için kendileri ne tanınmış olan 2004 hedefine kadar, bazı ülkelerin (Fransa, İtalya, İspanya, Portekiz) tekelci l iği koruyacakl arı , 2005 yıl ında tüm üye ülkelerde, gaz piyasalarında tam liberal izasyona gidileceği anlaşılmaktadır. • Rusya Federasyonu'nda YAMAL Bölgesinde işletmeye açılan yeni doğal gaz yataklarından, St. Petersburg, Beyaz Rusya ve Kuzey Polonya'clan Orta Avrupa'ya uzanan YAMALAVRUPAgaz pipe line'ının (3) bölümü tamamlanmış, Rusya içinde en zor bölgeden geçen 2. bölüm henüz tamamlanmamıştır. Ancak bu bölümün tamamlanması için beklenen kredinin çözüldüğü CAZPROM yetkililerince ifade edilmiş olup, 2. bölümün 2000 sonunda tamamlanması beklenmektedir. YAMAL gazının Avrupa'ya ulaşacağı 2001 yılından itibaren Avrupa'da doğal gaz bolluğu olacaktır. Bu bolluğun 2006 yılına kadar, yılda % 4 artışla gelişen Avrupa doğal gaz talebini rahatça karşılayabileceği (5 yıl içinde 80 milyar m3 artması bekleniyor) bu nedenle, gaz fiyatları ucuzlamasa bile, hiç olmazsa artmayacağı görüşü hakimdir. Ayrıca Avrupa'da başlayacak gaz bolluğunun, gaz sıkışıklığında istemeyerek kabul edilen doğal gaz anlaşmalarının petrole ve fuel-oil'e bağlı fiyat değişikliğine esneklik getireceği ve hatta doğal gaz fiyatını petrol fiyatlarından bağımsız dalgalanmasının sağlanacağı konuşul maktadı r. Gaz bolluğundan yararlanılarak, doğal gaz fiyatların ın dalgalanmaya bırakılması kabul edilebilirse, doğal gazı çok yüksek randımanlarla kullanan kojenerasyon ve kombine çevrim santral l eri ni n bu teknolojik avantaj ları doğal gaz üretici leri ni n cebi ne değil, yarattığı tasarrufl a, maliyetlerin ucuzlamasına yöneltilebilecektir. • Avı-upa Caz Konferansı'nda en çok taıtışılan konulardan biı·isi ele doğal gazın kaynakta aı·z (supply) güvencesi olmuştur. Doğal gaz kullanım artışının Avrupa'da petrolden % 1 30 daha yüksek olması, petrol tüketiminde % 1,8'lik yıllık tt.iketim artışına karşın doğal gazda % 4 artış) bu kadarcazip bir primer enerji kaynağının arz sürekliliğini güvenceye alacak stratejilerin oluşturulması, ülkelerin enerji planlamacılarının en önemli görevi haline gelmiştir. Her ülke, kendi ülkesinin gaz piyasasının liberalleşme oranına bakmaksızın, o ülkeye doğal gazın en az üç kaynaktan geliyor olmasını sağlama gayreti içindedir. Bütün Avrupa ülkeleri (denize kıyısı olanlar) hem Rusya'dan hem Kuzey Denizi'nden, hem de Kuzey Afrika'dan (daha çok LNG şeklinde) gaz alarak, kaynak çeşitlendirmesi yapmaktadır. Böylece bu üç kaynağı, doğal gaz akış düzgünlüğünde ve fiyatta birbirleriyle yarıştı rmaktadır. Ülkeleri n uyguladığı kaynak çeşitlendirilmesi yoluyla arz (supply) güvencesi yönteminin, Kuzey Denizi gazının tükenmeye yüz tutacağı (o tarihe kadar yenileri bulunmazsa) 2030 yılına kadar devam edeceği anlaşılmaktadır. Ayrıca ülkelerin, kendi ulusal doğal gaz şubelerini birbirlerine bağlamalarıyla, bir ülkenin doğal gaz temininde karşılaşacağı mevsimlik sıkıntıların diğer ülkenin gazını ya da yer altı deposu imkanlarını kull anarak, karşı lıkl ı dayanışma içi ne girmeleri kabul edi lmiştir. (Bu anlamda en büyük dayanışma doğu-batı Avrupa gaz şebekel eri entegrasyonu ile sağlanacaktır.) • Notlarımı bitirmeden önce, Doğal Caz piyasasının durumu bize çok benzeyen İtalya'clan ve ülkedeki libeı·alleşme çalışmalarından bahsetmek istiyorum. İtalya'da ENİ, bizdeki BOTAŞ gibi gazda Devlet monopolü durumundadır. ENİ, gaz fiyatlarına, gaz ikmal güvencesine ve dağıtım şirketlerine müdahale istememektedir. Buna rağmen Avrupa Birliği'nin, gaz ve elektrik piyasalarının liberalizasyonu üzerindeki baskıları ile İtalyan Hükümeti ENİ'yi ve elektrik monopolü ENEL'i özelleştirme yönüne gitmiştir. 1992'cle çıkartılan bir yasa ile ENİ "joint-stock company" hüviyetine çevrilmiştir. Ayrıca parlamento, gaz piyasasının işletilme kurallarını veren ve düzenleme kurulu oluşturulmasını öngören bir yasayı 1 995 yılında kabul etmiştir. Aynı yıl ENİ'nin % 1 5 hissesi halka açılmış, arkasından da 1996, 1997 ve 1998 yılında ENİ'nin % 50 hissesi daha, özel sektöre satılmıştır. Bugün ENİ'nin % 65'i özel sektör tarafından ve cil.izenleme kurulu kurallarına göre işletilmektedir. İtalya'da düzenleme kurulu: • Caz şebekesi üzerindeki her türlü işlemin şeffaf ve rekabetçi bir ortam içinde yapılmasını sağlamaktadır. • Muhasebe ve yönetimi için yönlendirici kurallar koyup uygulamalan takip edebilmektedir. • Caz fıyaciarının serbest gaz piyasası içinde oluşmasını sağlamaktadır. • Caz al'ZI (supply) hizmetlerinin öngörülen kalite ve standaıtta yapılmasını kontrol etmektedir. M•Mlffl•tttt=ttt# ao A3,hh,&·ffldS·♦-W/ttMGJ

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=