Makale %5 mertebesinde. İkmal sistemlerinde ticari, mali veya fiziki bir engel olmadıkça bu miktar açık bazı polemiklere ve tartışmalara rağmen telafi edilebilecektir. Fakat 1999 yılı için tahmin edilen 3 Milyar m3 (%22) mertebesindeki açık, hem tüketicileri hem de gaz temini ve dağıtımından sorumlu . kuruluşları sarsacaktır. Gaz Konusundaki Kavga Kimler Arasında Olacak? Söz konusu polemikler ve tartışmalar -az da olsa- kısıtlama veya kesintilerin nerelerde yapılacağından çıkacaktır. 1997 yılında doğal gazın %S0'si elektrik üretiminde, %22'si konutlarda, o/c,21 'i sanayide yakıt olarak ve %7'si de kimyasal hammadde olarak gübre üretiminde kullanılmış olacaktır. Bir kere hava kirliliğinin had safhaya ulaştığı soğuk kış günlerinde büyük şehirlerin konut tüketiminden kısıtlama yapmak söz konusu olamaz. Bu toplumun sağlığı açısından olduğu gibi politik açıdan da düşünülemez. İktidardaki Hükümeti yıpratmak için fırsat kollayan Büyük Şehir Belediyeleri'ne herhalde bu fırsat verilmeyecektir. Elektrik ithaline rağmen· kesintilerin, kıs ı tlamaların gündemde olduğu bir dönemde elektrik santrallerinin gazını kesmek de biraz zor görünüyor. Kesintiyi, tüketimdeki payı %21 olan sanayi ve %7 olan gübre sektörüne yüklemek ise bu sektörleri çok etkileyecektir. • Özet olarak E.T.K.B. ve bağlı, ilgili kuruluşlarının işi zordur. Belki de en akılcı çözüm konut dışındaki tüketim alanlarının alternatif yakıt imkanları ve enerji dönüşüm verimliliklerini dikkate alarak bir kısıtlama programı uygulamasıdır. ELSİAD Doğal Gaz Dergısi 107 olarak görüşümüz her imkanı zorlayarak yeterli gaz veya alternatif yakıtın temin edilmesi yönündedir. Herşeye rağmen bir kısıtlama yapmak mecburiyeti doğarsa %90 verimle çalışan bir kojenerasyon santrali yerine, gazı daha az verimle kullanan veya alternatif yakıt kullanabilen bir sanayi tesisinden kesmektir. Bu ülke ekonomisi açısından daha akılcı olacaktır. Sorunun Kısa, Orta ve Uzun Vadedeki Çözümü Nedir? Kısa vadeli, hatta acil çözüm elektrik üretiminde doğal gaza alternatif olabil_ecek LNG, fuel oil, motorin, nafta gibi yakıtların otoprodüktör santrallerinde kullanılabi l mesi için akaryakıt tüketim vergisi (A.T.V.) ve fiyat istikrar fonunun (A.F.İ.F.) düşürülmesidir. Bu konuda hazırlanmış bir kanun tasarısı vardır. Tasarının bir an ewel Hükümette görüşülüp Meclise sevkedilmesi ve kanunlaşması ile kısa vedede gaz sıkıntısı nispeten giderilebilecektir. Hatta izin bekleyen 50 kadar otoprodüktör santrale alternatif yakıt kullanmak suretiyle izin verilirse devreye 1000 MW ilave güç girecek ve bu uygulama elektrik darboğazına da bir kısmi çözüm olacaktır. Orta vadeli çözüm halen başlanmış ve devam etmekte olan doğal gaz ve LNG ile ilgili tüm yatırımların süratle tamamlanması, özel sektörün de katılım ve desteği ile yeterli gaz ve LNG'nin sağlanmasıdır. Uzun vadeli çözüm ise ülkenin enerji sorununu Hükemetlerle birlikte değişen, belirsiz, geçici, kısa vadeli "POPÜLİST Hükümet Politikaları"ndan kurtarmaktır. Enerji politikaları ülkenin kalkınma, büyüme perspektiflerine göre hazırlanmış uzun vadeli "Köklü Devlet Politikaları" olmalıdır. Bu politikalar devletin bütün kesimlerinin Sivil Toplum Kuruluşları'nın ve Özel Sektör'ün de temsil edildiği bir organizasyon tarafından tespit edilmeli, uygulanması hükümetler tarafından aksatılmayacak bir biçimde yasal düzenlemelerle korunmalıdır. Biz ELSİAD, Elektrik Sanayicileri ve İşadamları Derneği olarak, İlgili Kamu Kuruluşları ile birlikte ülkenin elektrik sorunlarına akılcı çözümler üretmeyi amaçlayan bir kuruluşuz. Böyle bir yapılanmanın içinde yer almayı; hatta bu görüşün savunuculuğunu, öncülüğünü yapmayı görev addediyoruz. Kasım-Aralık'97 Sayı 53
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=