söyleşi Ea nn learşj imiat hl aarl ı zy aa pmı laı rnsıan dbau y ı l k ik r a iz m i e it s h iy a l l e atlatabiliriz. A ü rnectai mk ie lfeakztl rai k okloamnşumuzun go lömr üaydoı ğr ıunzı . d a Son yaıllml aar dk taa eol el aknt r i k komşumuz Bulgaristan,ın bs autgaücna ke lde uk rt ruimk a gelmesi çok zor da ömvai z bkeal kzia nb mi r aazk için, kendi skaens eacyei lkelrei nr id e n seal etkatbriilği ri l ebri.z e R e o l lu e d s k u y t ğ a r u , i d k n a u f a d z a l ası sanmıyorum. şebekelerin artık yeterli olamamasından kaynaklanmaktadır. Bunu üretim yapan elektrik sancrallarının kapasite azlığına bağlamamak gerektiğini söylemek istiyorum. Ancak bu yılın puantında dağıtım sistemlerindeki yetersizliğe bir de kaynak yetersizliği eklenecektir. Türkiye'de elektrik enerjisi yetersizliğini sanayisiyle, konutuyla, sosyal tesisiyle birlikte yaşayacağız ;ama daha sonra frekans 50'den 48'lere di.işri.iğii zaman sanayide kullanılan elektrik motorlarında doğabilecek sorunları dikkate alan yöneticiler, elektriği büyük bir ihtimalle bölgesel olarak kesme durumunda kalacaklardır. Bu varsayım enerji açığını ithal yoluyla karşılama yolunda zamanında harekete geçilememesi durumunda geçerli olacaktır. Enerji ithal anlaşmaları zamanında yapılırsa bu yıl krizi ithal ikamesiyle arlarabiliriz. Ancak elektrik üretimi fazla olan komşumuzun olmadığını da görüyoruz.Son yıllarda elektrik almakta olan komşumuz Bulgarisran'ın bugün elektrik saracak duruma gelmesi çok zor ama belki biraz döviz kazanmak için, kendi sanayi!erinden kesecekleri elektriği bize sarabilirler. Fakat Bulgariscan'ın ekonomik büyüme içinde olduğu bir dönemde ancak bu da çok sınırlı kalacaktır. Rusya'da da elektrik fazlası olduğunu sanmıyorum. Komşumuz olan Gi.ircisran'ın zaten kendi elektriği yok. İran da Ti.irkmeniscan'dan elektrik enerjisi ithal ediyor. Yani enerji ithal etme yönünde de Ti.irkiye'nin büyük sıkıntıları olduğunu vurgulamak İstiyorum. Elektrik yokluğunun ekonomiye vereceği tahribatı rakamlarla özetlemek istiyorum. l kw/ saat üretilemeyen elektrik enerjisi veya ralep edildiği halde karşılanamayan beher kw/s',l',lt elektrik enerjisi Türkiye ekonomisine 1 dolar'lık zarar veriyor. Yani 1.5 milyar kw/saar'lik üretilemeyen elekrriğin ekonomiye zararı 1996'da 1.5 milyar dolar, 97'de 6 milyar dolar olacaktır. Ayrıca Tiirkiye'de konutlarda ve sosyoekonomik hayarra bu durumun yaratacağı büyük gerilimler kanaatimce ekonomiye verdiği maddi ylikren çok daha büyük problemlere neden olabilir. Çünkü Ti.irk coplumu 1983'ten bu yana elektrik sıkıntısı yaşamıyor. Bu, aşağı yukarı yaşı lYe gelmiş olan insanların elektrik sıkınrısı görmedikleri anlamına gelir. Bu insanların birden bire elektrik sıkıntısıyla karşılaşmasının ülkede yararacağı büyük stres sonucunda oluşacak sosyal tepkiler diğer sorunlardan çok daha önemlidir. Ayrıca Ti.irk roplumunun ve o DOĞAL GAZ DERGİSİ SAYI 44 sanayinin bu faturayı yüklenme konusunda hiçbir suçu yok. Aslında cezayı hakedenler üreticiler ve planlamacılardır. Bu cezayı ödetmemek için gece-gündüz çalışarak özellikle kısa sürede işlernıeye alınabilecek elektrik üretim tesislerini devreye sokmaları lazım. Ben burada projeleri oluşmuş, Bakanlığa müracaatları yapılmış, Bakanlık tarafından incelenmekte olan özel sektörün kojenerasyon projelerinin si.irade yapılıp işletmeye alınmasıyla yaklaşık 1200 mw civarında bir elektrik üretim kapasitesinin kazanılacağına, bununla da 96 ve 97 yılı krizlerinin atlatılacağına inanıyonım. Bunun gerçekleştirilebilmesi için yetkililerin kojenerasyon projelerinin yani birleşik güç ve ısı üretim tesislerinin ana girdisi olan doğal gazı remin edecek şekilde gerekli önlemleri alması lazım. Çünkü biliyoruz ki Ti.irkiye'de sadece elektrik enrejisi darboğazı değil doğal gaz darboğazı da gündemde. Bunun için doğal gaz santrallarının maksimum kapasitesiyle çalıştırılması sayesinde ve yapılmakta olan ve bundan sonra yapılacak olan kojenerasyon sanrrallarıyla en az 1200 mw kapasite, 7 milyar kw/saarlık yıllık enerji üretim desteği sağlanabilir. Burada biraz da doğal gaz arzında yaşanan sıkıntılara değinmek istiyorum. Öniimi.izdeki yıllarda, işaret ettiğim elektrik sıkıntısından belki de daha büyük darboğazı n doğalgazda olacağını hesaplıyorum. Hesabım şöyle ; Geçen yıl (1995), Tiirkiye'de 6,7 milyar m3 gaz ri.ikerilmiş, bu gazın 5 milyar m3'ii Rusya'dan kuru gaz, 1.4 milyar m3'i.i çeşitli ülkelerden sıvı gaz (LNG) şeklinde alınmış ve 0.3 milyar m3'ü ise Hamirabar'raki kendi kuyularımızdan üretilmiş. 1995 yılında 1994'e nazaran gaz tüketim arcışı %15 olmuştur. Burada, 1995'te yeterli gaz olmadığı için, Hamicabat ve Ambarlı sanrrallarının ancak %70 kapasitesinde çalıştığını, yeterli gaz verilseydi ilave olarak 0.8 milyar m3 gaz tüketileceğini ve 1995 yılındaki reel artışın %35 olması gerektiğine dikkatinizi çekmek isterim. Bu durumda 1996 da gaz talebimiz en az 9.0 milyar m.ı ve 1997 de ise 12.0 milyar m3 olacaktır. Bu talebi BOTAŞ'ın nasıl karşılayacağına bir bakalım. Rusya ile yapılan son anlaşma ile 6.0 milyar m·1 'ün üzerine 2.0 milyar m3 li.ik ek bir tahsisat alınmıştır. Bir defa gaz exporr'un bu raahlıi.idi.ini.i yerine getirebileceğini sanmıyorum. Yerine getirse bile, buna LNG terminalinin 2.5 milyar
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=